AZ BULUTLU
İMSAK'A KALAN SÜRE
AydınEfeler ilçesinde 67 yaşındaki Hüseyin Istar, her gün çöpe atılan ekmekleri, etleri, sebzeleri topluyor.
Tahmin ettiğiniz gibi değil! Hüseyin amcanın durumu iyi, kendisine ait arazisi içerisinde kurduğu çiftlikler var.
Hüseyin amca gıda maddelerinin çöpe atılmasının kendisini çok üzdüğünü ve vicdanen rahatsız olduğu için çöplerdeki işe yarayan gıda maddelerini toplayıp hayvanlarına verdiğini söylüyor.
Örneğin Hüseyin amca her gün çöplerden 2 çuval ekmek topluyor!
Geçtiğimiz hafta İstanbul-İkitelli’de bir zincir market, son kullanma tarihi geçmiş ve bozulmuş ürünleri çöpe attı.
Çöpe atılan ürünleri almayı bekleyen vatandaşların görüntüsü gündem oldu.
Normalde o zincir markete de, Hüseyin amcanın her gün iki çuval topladığı ekmekleri atanlara da ceza yazılmalı!
Avrupa’da birçok markette son kullanma tarihi yaklaşan ürünlere büyük indirim yapılıyor.
İndirime rağmen satılmayanlar ürünleri ücretsiz veren marketler var.
Ücretsiz de olsa değerlendirilmeyen ürünleri ise alıp değerlendiren kuruluşlar var.
Genelde hayvanlar için mama yapılıyor.
Türkiye’de ise son kullanma tarihi yaklaşan ürünlere düşük oranda fiyat indirimi yapılıyor. Elde kalanlar da İkitelli’de olduğu gibi çöpe atılıyor.
1 TRİLYON 570 MİLYAR TL!
Sonra da o çöpleri karıştıran vatandaşlar için “Zor durumda kalmış insanlar” diye haber yapılıyor!
İstanbul Ticaret Odası (İTO) ülkemizde yaklaşık yılda 19-20 milyon tonluk gıda israfı yapıldığını ve bunun parasal karşılığının 1 trilyon 570 milyar lira olduğunu açıkladı.
Türkiye’nin 2025 bütçesi 14,5 trilyon lira!
Yani bütçemizin yaklaşık yüzde 12’si israfa gidiyor.
1 trilyon 570 milyara neler yapılır hayal edin?
Okullar, hastaneler, yeni yollar vs.
2024 yılında emekli maaşı ve ikramiye ödemeleri için 2,9 trilyon lira ödenek ayrıldı.
Emeklilerin maaşları bile büyük oranda gıda israfı önlenerek karşılanabilir.
Gıda israfıyla ilgili çarpıcı rakamlar paylaşıp, “İsraf etmeyin” çağrısının işe yaradığını düşünmüyorum.
Çöpe son kullanma tarihi geçmiş ürün atan marketlere, satılmayan yemeği, sebze ve meyveyi atan restoranlara, manavlara, pazarcılara vs. para cezaları kesilmeli!
Atık gıdaların hayvan yemi, geri dönüşüm vs. gibi alanlarda kullanılması için projeler geliştirilmeli.
Ne yazık ki, bazıları cezadan anlıyor!
İsrafı önleyecek yasalar ve denetimlere ihtiyaç var.
***
GENÇLERDE KANSERİN ARTMASI
TIME dergisinin haberine göre gençlerde kanser vakaları artıyor.
1990’dan 2019’a kadar erken başlangıçlı kanserlerde teşhis oranı yüzde 79, ölümler ise yüzde 28 arttı.
Gençlerde özellikle kolon, pankreas ve mide gibi sindirim organlarını etkileyen kanser türlerinde artış görülüyor.
Çevremizden de görüyoruz 40’lı yaşlarda birçok insan kanser olmaya başladı.
Uzmanlara göre baş şüpheliler; ultra işlenmiş gıdalar, kırmızı et, alkol, çevre kirliliği ve mikroplastikler.
Çevre kirliliğinde asıl belirleyici olan da hava kirliliği.
Mikroplastikler ilgili olarak ise daha fazla araştırmaya ihtiyaç olsa bile hayatımızda plastikle temasını ne kadar az tutarsak o kadar sağlıklı oluruz.
Teknolojiyle birlikte yaşam tarzımızın değişmesi bizi kansere daha çok yaklaştırıyor da olabilir.
***
ZEKİ OLMAK ŞANSSIZLIK MI?
Zeki olmak = başarı ve mutluluk diyorsanız yanılıyor olabilirsiniz.
Bazı uzmanlar, yüksek zekanın başarı ve mutluluk getirdiği konusunda büyük bir yanılgı olduğunu ve zeki insanların genellikle depresyon, anksiyete gibi ruh sağlığı sorunlarıyla baş etmek zorunda kaldıklarını söylüyor.
Zeki insanlar, günlük hayatın akışına kapılmak yerine, daha önemli ve derin konular üzerinde düşündükleri için depresyona yatkınlarmış.
Zeki insanlara yönelik beklentinin fazla olması da IQ’su yüksek insanlar da baskıyı artırıyormuş.
En ilginci ise zeki insanların kararsız kalma oranı yüksekmiş ve buna bağlı olarak da zamanında harekete geçememe sorunu ortaya çıkıyormuş.
Özetle zeki insanlar sandığınız kadar şanslı değiller!
***
18 İLDE HİÇ HİLE YOK!
Tarım ve Orman Bakanlığı sürekli denetimler yapıyor ve taklit ve tağşiş yapılan ürünleri, bu ürünleri üreten firmaları ifşa ediyor.
Denetimlerde 63 ilde gıda hileleri tespit edildi.
Ancak 18 ilde hiçbir hileli ürüne rastlanmadı.
Bence bu haber hak ettiği şekilde gündem olmadı.
Gıdada hiç hileye rastlanmayan kentler:
Ağrı, Ardahan, Artvin, Bayburt, Bingöl, Bitlis, Düzce, Erzincan, Hakkari, Karabük, Kars, Kastamonu, Kırıkkale, Kırşehir, Nevşehir, Niğde, Uşak ve Van. Yüksek enflasyonla birlikte gıda ürünlerinde kalite düşerken, hile ve tağşiş yapılan ürün sayısı artarken bu 18 ilde gıda ürünlerin hile ve tağşişe rastlanmaması büyük başarı.
Gıdada hiç hileye rastlanmayan 18 kentin ortak özelliği de nüfus oranlarının düşük olması!
Herkes herkesi tanıdığı için hile ve tağşiş yapmayı akıllarından bile geçirmezler.
Bu 18 ildeki gıda üreticilerini, denetim yapan belediyeleri ve valileri kutlamak gerek.
***
YENİ VİRÜS MÜ?
Çin’in önde gelen bilim insanlarından virolog Shi Zhengli ve ekibi, Kovid 19’un tetikleyicisi olan SARSCoV2’ye benzer özellikler taşıyan ve insanlara bulaşma potansiyeli bulunan yeni bir yarasa koronavirüsü tespit etti.
Yeni keşfedilen HKU5- CoV-2 virüsünün insanlara uyum sağlama potansiyelinin önceki varyantlara göre daha yüksek olduğu belirtiliyor.
Yeni virüsle ilgili araştırmalar Wuhan Viroloji Enstitüsü’nde yapılıyor.
Kovid 19’un ilk tespit edildiği şehir olan Wuhan’da bir sıkıntı var!
Kovid 19’un Wuhan’daki laboratuvarlardan birinden sızdığına dair CIA’in elinde veriler vardı.
Ama Çin bir yılı aşkın bir süre Wuhan’da araştırma yapılmasına izin vermemişti.
Komplo teorilerini sevmem ama Çinliler suçu yine yarasalara atıp yeni bir şey deniyor olabilirler!
Haber Kaynak : SABAH.COM.TR
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
GÜNDEM
09 Nisan 2025SPOR
09 Nisan 2025GÜNDEM
09 Nisan 2025SPOR
09 Nisan 2025SPOR
09 Nisan 2025GÜNDEM
09 Nisan 2025GÜNDEM
09 Nisan 2025